Tıpkı ilaçlar şeklinde besin takviyelerinin de bilinçsiz kullanımı sıhhat problemlerine yol açabiliyor. Bilhassa vücutta birikebilen ve aşırı dozu toksik tesir yaratan vitaminlere dikkat etmek gerekiyor.
Rejim takviyelerinde de tıpkı ilaçlar şeklinde bilinçsiz kullanım risk oluşturuyor. İngiltere merkezli BMJ Case Reports dergisinde geçtiğimiz günlerde gösterilen olay çalışmasında belirtildiği şeklinde, D vitamini takviyesine tıbbi tavsiye almadan devam etmek sıhhat problemlerine niçin olabiliyor.
D vitamini takviyelerinin aşırı dozunun mümkün olduğu mevzusunda uyaran uzmanlar, fazlaca fazla D vitamininin hipervitaminoz D olarak adlandırıldığını ve ender de olsa fazlaca çeşitli potansiyel olarak ciddi sıhhat problemlerine yol açabildiğini söylüyor.
Aşırı doz D vitamini toksik tesir yapıyor
Gösterilen çalışmadaki vakada aşırı doz D vitaminine bağlı olarak tekrarlayan kusma, mide bulantısı, karın ağrısı, bacak krampları, kulak çınlaması, ağız kuruluğu, artan susuzluk, ishal ve kilo kaybı şikayetlerinin ortaya çıkmış olduğu görülmüştür. Bu sıhhat sorunlarının vitamin kullanımı itibarıyla ortalama 3 ay sürdüğü bilniiyor.
Tüberküloz, iç kulak tümörü, beyinde sıvı birikmesi (hidrosefali), bakteriyel menenjit ve kronik sinüzit şeklinde çeşitli sıhhat sorunları testlerinden geçirilen hastanın, her gün D vitamini, K2 vitamini, C vitamini, B9 vitamini ve B2 vitamini içeren 20’den fazla rejim takviyesi almış olduğu ve sıhhat sorunlarının D vitamininin aşırı dozundan kaynaklandığı belirlendi.
Aşırı doz D vitamini alımının tehlikeleri
8 gün hastanede kalan hasta, bu süre süresince kemikleri belirli kanserlerin etkilerinden korumaya destek olmak ve kemik hastalıklarını tedavi etmek yada aşırı kalsiyum seviyelerini düşürmek için kullanılan bir grup ilaç olan bifosfonatlarla tedavi edildi. Hastaneden ayrıldıktan 2 ay sonrasında kalsiyum seviyesi normale döndü, sadece D vitamini seviyesi hala anormal derecede yüksekti.
Küresel olarak, yüksek D3 vitamini seviyeleri ile ortaya çıkan bir klinik durum olan hipervitaminoz D’ye yönelik artan bir eğilim olduğu ve bu durumdan en fazlaca hanımefendiler ve evlatların etkilendiği biliniyor. Bu yüzden uzmanlar, tavsiye edilen D vitamini düzeylerinin rejim ve güneşlenme ile elde edilebileceğini hatırlatıyor.
D vitamini, mesela uskumru, sardalya yada somon balığı şeklinde yağlı balıklarda, balık karaciğerinde ve bunlardan elde edilmiş yağlarda ve ek olarak bazı mantarlarda, yoğurtta, tereyağında ve yumurta sarısında bulunur. Rejim ve güneşlenme yöntemiyle D vitamini zehirlenmesi yaşama ihtimali imkansıza yakındır.
D vitamini toksisitesinin ortaya çıkardığı emareler 2 ila 3 hafta süresince kaybolmuyor ve fazlaca sayıda ve çeşitli sıhhat sorunlarını tetikleyebiliyor. Bu sıhhat problemlerinden en mühimleri hiperkalsemiden, şu demek oluyor ki kandaki oldukça yüksek kalsiyum seviyesinden kaynaklanıyor. Bu sebeple D vitamini, kalsiyumun daha çok emilmesini sağlıyor. Yüksek kalsiyum seviyeleri, belirli dokuların kireçlenmesine ve kalp ve damar problemlerine neden olur.
Buna bağlı olarak uyuşukluk, kafa karışıklığı, halsizlik, depresyon, karın ağrısı, kusma, kas ve kemik ağrısı, pankreatit, yüksek gerilim, kalp ritmi bozukluğu ve böbrek yetmezliği dahil birçok sıhhat problemi ortaya çıkabiliyor. Hiperkalseminin ötesinde, aşırı D vitamini alımı baş ağrısına, mide bulantısına, kilo yitirilmesine ve bitkinliğe niçin olabiliyor.
