Kahramanmaraş’ın iki ilçesinde 7.7 ve 7.6 olmak suretiyle iki büyük zelzele 9 saat arayla gerçekleşti.
Enkazda kalan vatandaşlar çıkartılmaya çalışıyor.
Bugün depremin 4’üncü günü. Günler geçtikçe canlılara ulaşılmasının zorlaştığı biliniyor.
Depremde enkazdan çıkarılan kişiler için havanın soğuk olması da başka bir tehlikeye sebebi oluşturuyor.
Hipotermiye dikkat!
Uzmanlar, zelzele enkazından çıkartılanlara fazlaca dikkatle yaklaşılmasını belirterek, uyarılarda bulunmuş oldu.
“Enkazdaki insanoğlu yatar pozisyonda, sarsmadan çıkarılmalı”
Sıhhat Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Gülhane Eğitim ve
Araştırma Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Doç. Dr. Yücel Yüzbaşıoğlu, enkazdan
çıkarılan kişilerde vücut ısısının düşmesiyle görülen hipotermiye dikkat
edilmesi icap ettiğini belirterek, “Hipotermiye maruz kalan kişiler, yatar
pozisyonda, sarsmadan çıkarılmalı. Sert müdahaleler ölümcül kalp ritimlerini
tetikleyebilir.” açıklamasını yapıyor.
Acil müdahalede dikkat edilmesi
gerekenler
Yüzbaşıoğlu, Kahramanmaraş merkezli depremlerde enkazdan kurtarılan kişilere acil müdahalede dikkat edilmesi
gerekenlere ilişkin detayları paylaştı.
Vücut ısısının
düşmesiyle görülüyor
Depremzedeler ve yıkıntı altından çıkarılanlar için soğuk
havayla beraber oluşabilecek en büyük risklerden birinin vücut ısısının
düşmesiyle görülen “hipotermi” olduğuna dikkati çeken Yüzbaşıoğlu,
vücudun ısı averajının normalde 36-37 santigrat aşama bulunduğunu, uyku
esnasında ise bunun 35,8 santigrat dereceye kadar düşebildiğini söyledi.
Vücut ısısının 35 santigrat derecenin altına düşmesi sebebi ile oluşuyor
Vücut ısısının 35 santigrat derecenin altına düşmesinin
“hipotermi” olarak tanımlandığını dile getiren Yüzbaşıoğlu,
“Hipotermide vücut, ani ve kısa sürede aşırı değişen ısıya uyum
sağlayamaz, kalıcı hasar ve hatta ölüm görülür.” ifadesini kullandı.
Üç tip hipotermi var
Yüzbaşıoğlu, hipoterminin hafifçe, orta ve şiddetli
olmak suretiyle üç dereceye ayrıldığını, hafifçe hipotermide vücut sıcaklığının 32
ila 35 santigrat aşama içinde bulunduğunu, titremeler yaşandığını söylemiş oldu.
Orta derecede hipotermide 28-32 aşama içinde vücut
sıcaklığının görüldüğünü, kişilerde şuur kaybı, kalp ritim bozukluğu, göz
bebeklerinde gelişme benzer biçimde semptomların ortaya çıktığını fakat titremelerin
gözlemlenmediğini dile getiren Yüzbaşıoğlu, bu durumdaki kişileri sıcak tutmaya
dönük önlemlerin yanında ısıtılmış serumların damar yolundan verilebildiğini
kaydetti.
“Şiddetli hipotermide vücut sıcaklığı 28 santigrat
derecenin altına düşüyor”
Yüzbaşıoğlu, şiddetli hipotermiyi şöyleki konu alıyor:
Şiddetli hipotermiye ise vücut sıcaklığı 28 santigrat derecenin altındadır. Kişinin bilincinin tamamen kaybolduğu, kalp hızında azalma, ölümcül ritim bozuklukları ve reflekslerin azaldığı bir süreçtir. Bu sürecin devam etmesi durumunda vücut ısısının 24 santigrat derecenin altına indirilmiş olduğu dönem ise ölümün gerçekleştiği dönemdir. Hasta ileri yaşam destekleriyle hayata döndürülebilir.
Termometreler en düşük 34,4 dereceyi ölçebiliyor
Vücut ısısını ölçen termometrelerin en düşük 34,4 santigrat
dereceye kadar ölçüm yapabildiğine işaret eden Yüzbaşıoğlu, bu yüzden
hastalardaki klinik gözlemin, durumun sertliğini gösterebileceğini altını çizdi.
“Yatar pozisyonda, sarsmadan çıkarılmalılar”
Zelzele bölgelerinde bilhassa yıkıntı altından çıkarılan
kişilerde bu emarelere dikkat edilmesi icap ettiğinin altını çizen Yüzbaşıoğlu,
şu uyarılarda bulunmuş oldu:
Enkazda hipotermiye maruz kalan kişiler, yatar pozisyonda, sarsmadan çıkarılmalı. Sert müdahaleler, kalp fazlaca uyarılabilir olduğundan ölümcül kalp ritimlerini tetikleyebilir. Ek olarak kişilerin üstündeki ıslak kıyafetlerin hızlıca çıkarılması, mümkünse hastalara ısıtılmış kıyafetlerin giydirilmesi, sıcak battaniyelerle ve ısı kaybını önleyen malzemelerle sarılıp sıcak ortamlara nakledilmeleri gerekiyor. Bilinci açık, yutkunma problemi olmayanlara sıcak içeceklerle destek sağlanıp sıhhat kuruluşlarına nakledilmeleri de mühim.
“Kurtarma ekipleri ‘soğuk yaralanmalarına’ karşı
tedbir almalı”
Yüzbaşıoğlu, kurtarma ekiplerinin de soğukla ilgili
bölgesel yaralanmalara dikkat etmesi icap ettiğini vurgulayarak, şu detayları verdi:
Burada yapılması gerekenler ıslak ve nemli ayakkabıların soğukta kullanılmaması, eldiven bere benzer biçimde koruyucu giysiler kullanılmaması, soğuğa maruz kalma süresine dikkat edilmesi benzer biçimde tedbirlerdir. Bu tedbirlerle soğukla ilgili yaralanmalar önlenebilir.
